Hakiki (Gerçek) Zeytinyağı boğazda yakıcı bir his bırakır ve bu his mideye kadar inmez. Peki mutfağımızın vazgeçilmezi olan bu değerli yağın gerçek olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? Marketlerde gördüğümüz onlarca zeytinyağı markası arasında doğru seçimi yapmak zor olabilmektedir.
Bu yazımızda hakiki zeytinyağı belirleme konusunda 6 pratik test, etiket okuma, sertifika anlama ve güvenilir markaları tespit etme yöntemlerini paylaşacağız. Böylece alışverişlerinizde daha bilinçli tercihler yapabileceksiniz.
Mutfağımızın altın sıvısı zeytinyağının gerçek olup olmadığını anlamak sanıldığı kadar zor değil. Aşağıdaki pratik testlerle hakiki zeytinyağı nasıl anlaşılır sorusuna kolayca cevap bulabilirsiniz. Bu testleri evde minimal malzemelerle gerçekleştirebilirsiniz.
Hakiki (Gerçek) Zeytinyağı tatma testinde kendini hemen belli eder. Bir çay kaşığı zeytinyağını ağzınıza alın ve yutun. Eğer genzinizde yakıcı bir his oluşuyorsa ve bu his mideye kadar inmiyorsa, bu zeytinyağının gerçek olduğuna işaret eder. Bu yakıcılık, zeytinyağını değerli kılan fenolik bileşiklerin hala canlı olduğunun göstergesidir.
Tadım sırasında acılık, burukluk gibi hisler de arayın. Bu his greyfurt yendiğinde hissedilen bir acılık veya burukluk gibidir. Eğer yakıcılık midede de devam ediyorsa, bunun olumsuz bir özellik olduğunu unutmayın.
Zeytinyağının kokusunu değerlendirmek için şişeyi açıp derin bir nefes alın. Kaliteli bir zeytinyağı taze, meyvemsi kokular yayar. Özellikle erken hasat soğuk sıkım ise çimen kokusuna benzer notalar almalısınız.
Bunun aksine, sahte zeytinyağları genellikle boya kokusuna benzer bir koku yayar. Bu durum yağın oksitlendiğini gösterir. Küf, şarapsı, sirkemsi, metalik veya yanık kokular da zeytinyağının üretim hatasından kaynaklanır.
Hakiki zeytinyağı donar mı sorusunun cevabı evettir. Gerçek zeytinyağı 0 ile -6 derece arasında donmaya ve/veya kristalleşmeye başlar. Saf zeytinyağının donma noktası genellikle -6 ila -10°C arasındadır.
Ülkemizde gerçek zeytinyağının mutlaka dolapta donması gerektiğine, donmuyorsa içinde katkı maddesi veya tağşiş olduğuna dair yaygın bir inanış vardır. Oysa zeytinyağının donup donmaması belirteci bir bilgi değildir.
Bazı zeytinyağları donar bazıları donmayabilir; bazıları +12 C de bazıları + 4 C de donabilir. Bu zeytin çeşidine, ağaç yaşına, o yıl yaşanan iklime, rakıma, işleme şekline bağlı olarak değişebilir. Tüketici evde uyguladığı hiç bir yöntem ile zeytinyağındaki tağşişi tespit edemez. Bu nedenle markalı, kalite sistemli (hacca, İSO vb) işletme kayıt numaralı ürünleri satın alması gerekir.
Zeytinyağı normal şartlarda belirli bir sıcaklık (genelde +7derece) altında donar. Ama o yağı muhafaza şekliniz ve yağın kimyasal özellikleri bazı durumlarda belirtilen derecelerin altında dahi donmamasına sebep olur. Donmayan zeytinyağı hakiki değil midir demek doğru bir yaklaşım olmaz. Kalite ve hakikilik değerlendirmesi salt olarak donma üzerinden yapılmamalıdır.
Bir bardak ılık suya az miktarda zeytinyağı damlatın. Gerçek zeytinyağı baloncuklar çıkararak suyun yüzeyine çıkar ve orada kalır. Bu, zeytinyağının suya göre daha düşük yoğunluğa sahip olması ve hidrofobik özellikler taşımasından kaynaklanır.
Buna karşın, sahte zeytinyağı baloncuk çıkarmadan su yüzeyinde dairesel bir şekilde hareket eder. Bir süre sonra suya karışmaya başlar. Ayrıca suyu bulanıklaştırabilir veya opaklaştırabilmektedi
Bir çay bardağının yarısına kadar zeytinyağı koyun ve kalan kısmına tuz ruhu ekleyin. Tuz ruhu, güçlü bir asittir ve doğal zeytinyağına zarar veremez. Eğer zeytinyağı hakikiyse tuz ruhuyla karışmaz ve sarı rengini korur.
Ancak, sahte zeytinyağı tuz ruhuyla etkileşime girerek turuncumsu veya kırmızı bir renge dönüşür. Bazı kaynaklara göre pembe renk de görülebilmektedir. Bu renk değişimi, içindeki katkı maddelerinin varlığını gösterir.
İlginç bir şekilde, zeytinyağının rengi kalite göstergesi değildir. Gerçek zeytinyağı genellikle yeşil, yeşilimsi sarı veya altın sarısı renkte olabilmektedir. Bu renkler zeytin hasadının zamanına, zeytin cinsine, yöresel ve iklimsel koşullara bağlıdır.
Zeytinyağı tadım uzmanları, rengin etkisinden kaçınmak için yağları koyu renkli cam kaplarda değerlendirirler. Özetle, koyu yeşil veya altın sarısı rengin her zaman daha iyi bir zeytinyağı anlamına gelmediğini ve açık sarı bir zeytinyağının da kaliteli olabileceğini unutmayın.
Sonuç olarak, bu testleri tek başına değil, birlikte değerlendirmeniz hakiki zeytinyağı hakkında daha doğru bir karara varmanızı sağlayacaktır.
Zeytinyağı şişesinin üzerindeki etiket, adeta o yağın kimlik kartıdır. Fiziksel testlerin yanında, ambalaj bilgilerini doğru okumak da Hakiki (Gerçek) Zeytinyağı seçiminde çok önemlidir. Etiket bilgileri ve sertifikalar, yağın kalitesi hakkında çok şey anlatır.
Zeytinyağı etiketinde bazı temel bilgileri mutlaka aramalısınız. Şişe üzerinde "natürel sızma" ibaresi, yağın en yüksek kalite kategorisinde yer aldığını ve asit oranının %0.8'in altında olduğunu gösterir. Ayrıca "soğuk sıkım" ifadesi, zeytinyağının 27°C'nin altında işlendiğini ve besin değerlerinin korunduğunu belirtir. "Erken hasat" ise zeytinin tam vaktinde toplandığının göstergesidir.
Etiket kontrolünde dikkat edilmesi gereken önemli bilgiler:
Hakiki zeytinyağı nasıl anlaşılır sorusunun cevabı büyük ölçüde bu etiket bilgilerinde saklıdır. Özellikle "akredite laboratuvardan analiz" ve "organik sertifikalı" gibi ek detaylar da kaliteyi yansıtan göstergelerdir.
Kaliteli zeytinyağı üreticileri, ürünlerinin saflığını ve kalitesini kanıtlamak için çeşitli sertifikalar ve analiz raporları sunarlar. ISO 9001:2015 (Kalite Yönetim Sistemi) ve ISO 22000 (Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi) gibi belgeler, üretimin belirli standartlara uygun yapıldığını gösterir.
Analiz raporları ise zeytinyağının kimyasal değerlerini ortaya koyar. Bu raporlarda asit oranı, peroksit değeri ve fenolik bileşik miktarı gibi detaylar yer alır. Örneğin, Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi standartlarına göre kaliteli bir zeytinyağında polifenol değerinin en az 250 olması gerekir.
Üreticilerin internet sitelerinde parti numarasına göre analiz raporlarını paylaşmaları şeffaflık göstergesidir. Bunun yanında organik sertifikaları (TR, EU, NOP) güvenilirliği artıran belgelerdir.
Güvenilir zeytinyağı markaları, üretim süreçleri hakkında şeffaf bilgi verirler. Fiyatlar da güvenilirlik konusunda ipucu verebilmektedir. Anormal derecede düşük fiyatlar genellikle kalitesiz veya sahte zeytinyağlarının işaretidir. Kaliteli zeytinyağı üretiminin maliyeti yüksektir.
Ambalaj türü de önemlidir. Zeytinyağı güneş ışığından kolay etkilenmektedir. Bu nedenle koyu renkli cam şişede satılan ürünleri tercih edin. Pet şişede satılan yağlar sağlık açısından riskli olabilmekte ve kalitesini daha hızlı kaybetmektedir..
Türkiye'de Ayvalık, Edremit, Akhisar, Kırkağaç, Milas, Aydın, Gemlik gibi bölgelerde üretilen coğrafi işaretli zeytinyağları, kalite açısından öne çıkar. Yerel üreticilere veya kooperatiflere ait ürünler, doğallığı ve şeffaf üretim süreçleriyle daha fazla güven verir.
Sonuç olarak, kaliteli bir zeytinyağını tanımanın birkaç güvenilir yolu bulunmaktadır. Ancak, Hakiki (Gerçek) Zeytinyağı anlamak için çeşitli pratik testler ve duyusal değerlendirmeler yapılabilse de, bu yöntemler her zaman kesin ve güvenilir sonuç vermez. Renk, koku ve tat gibi özellikler ilk izlenimi verse de, bu bulgular tek başına ürünün saflığını veya kalitesini kanıtlamaz. Çünkü piyasada renklendirici veya aroma gibi katkılarla yanıltıcı ürünler bulunabilmektedir.
Zeytinyağının gerçek niteliğini kesin olarak belirleyebilmenin tek yolu, yetkili ve akredite laboratuvarlarda yapılan kimyasal analizlerdir. Asit oranı, peroksit değeri, polifenol miktarı ve diğer teknik parametreler ancak bu tür profesyonel tahlillerle netleştirilebilir. Bu nedenle, pratik testler fikir verse de, kesin sonucun laboratuvar analizlerinden geçtiğini unutmamak gerekir.
Gerçek zeytinyağını ayırt etmek için birkaç pratik yöntem vardır. Tadım testinde genzinizde yakıcı bir his bırakması, meyvemsi ve taze bir kokuya sahip olması önemli bir göstergedir. Buzdolabında donması ve suda baloncuk oluşturması gerçek zeytinyağı için internette anlatılan özellikleridir fakat önceliğimiz güvenilir üretici, kaliteli üretim ve bunların destekleyicisi akredite laboratuvar sonuçlarıdır.
Kaliteli bir zeytinyağının etiketinde "natürel sızma", "soğuk sıkım" ve "erken hasat" gibi ifadeler bulunmalıdır. Ayrıca hasat yılı, dolum tarihi, menşei ve asit oranı (%0.8'in altında olmalı) gibi bilgileri de kontrol etmelisiniz. ISO sertifikaları ve analiz raporları da kalitenin göstergesidir.
Gerçek ve kaliteli zeytinyağı ucuz olmaz. Fiyatı; hasat zamanı, asidite oranı, sıkım yöntemi ve zeytin cinsine göre değişir. Organik veya özel üretim yöntemleriyle elde edilen zeytinyağları daha pahalı olabilir. Aşırı ucuz fiyatlı ürünlerden kaçınmak önemlidir.
Zeytinyağını koyu renkli cam şişelerde saklamak en iyisidir. Bu, ışık geçişini en aza indirerek yağın oksitlenmesini önler ve doğal aromasını korur. Plastik şişeler, zamanla yağa istenmeyen tatlar katabilir. Ayrıca, zeytinyağını serin ve karanlık bir yerde muhafaza etmek önemlidir.
Zeytinyağının tazeliği çok önemlidir. İlk üretildiğinde en iyi halindedir ve zamanla kalitesi düşer. Bu nedenle hasat tarihi önemlidir. Açıldıktan sonra birkaç ay içinde tüketebileceğiniz boyutlarda şişe almanız ve yağı iki-üç ay içinde tüketmeniz önerilir. Taze zeytinyağı, en yüksek besin değerine ve en iyi tada sahiptir.